Hidrojen, kaynağın ısıl etki alanında yani dikişin hemen iki yanında ince çatlaklara neden olur.
Hidrojenin çeliği çatlatması ile ilgili sebepler henüz bilinmemekle birlikte genel olarak düşünülen;
*metal içinde yayınan hidrojenin üç eksenli yüksek gerilim bölgelerinde yani dislokasyonların veya mikroskobik çatlakların sivri uçlarında toplanması
*toplanıp buradaki gerilimi daha da arttırması
*ve onları büyümeye zorlamasıdır
Hidrojen Kırılganlığının Genel Karakteri
Hidrojenin çelik kaynağında sebep olduğu çatlamalar ender olarak kaynağın yapımı esnasında ancak genel olarak kaynağın tamamlanmasından sonra ve oldukça geciken bir şekilde baş gösterir.
Bu nedenledir ki hidrojen çatlamasına SOĞUK ÇATLAMA veya GECİKMİŞ ÇATLAMA da denilir.
Çatlamanın tam başlangıç anını saptamak mümkün değildir. Çatlak ancak makroskopik ölçülere ulaştığında fark edilebilir hale gelmektedir.
Hidrojen çatlaması çoğunlukla ısıl etki alanında oluşur. Fakat alaşımlı çelikler de ve alaşım oranlarının arttığı oranda özellikle kaynak dikişi içerisinde de görülmesi mümkündür.
Aşağıdaki durumların var olması ile birlikte çatlama büyük olasılıkla gerçekleşir ve kesin bir şekilde Hidrojen Kırılganlığı oluşmuş demektir.
1)Hidrojenin varlığı:
Uygun bir yöntem ile kurutulmamış elektrod ile ya da pisliklerden, yağdan ve pastan gereği kadar temizlenmemiş yüzeylerde yapılan kaynaklarda Hidrojen oluşması kaçınılmazdır. Sonuç olarak gerilmeler oluşur.
2)Çekme gerilmelerin varlığı:
Kaynağın soğuması sırasında metal çekme yaptığından bu doğal bir çekme yaratır. metallerde ısınırken genleşme soğurken çekme olayı daha belirgindir. Genleşme ya da çekme herhangi bir şekilde engellenirse iç gerilmeler ortaya çıkar.
3)Isıl etki alanının kırılgan bir yapıya sahip olması:
Ana metalin kaynak dikişine tam sınır olan ve billursal dönüşüm sıcaklığının oldukça üzerine kadar ısınan bölgesinde yani yakın alanda soğuma esnasında martenzit meydana gelir.
Mikroskopik iç gerilmelerle yüklü olan bu gevrek yapı hidrojenin katkısı ike daha da kırılgan bir hale gelir.
4)Sıcaklığın bir eşik düzeyinin altına inmesi:
Hidrojen çatlamasının en çok olası hale geldiği zaman , kaynak sıcaklığının ortam sıcaklığına yaklaştığı zamandır.
Çatlama alaşımlı çeliklerde 250 santigrad derece, yumuşak karbonlu çeliklerde 150 santigrad derece sıcaklığın altında görülmektedir.
Bu sınırlara KRITİK ÇATLAMA SICAKLIKLARI adı verilmektedir.
Mikroskop ile inceleme yapıldığında hidrojen çatlamaların taneler arası , tane içi ya da bunların karışımı şeklinde gelişebildiği görülür.