Pandemi süresince hep birlikte ekonomi ve sanayi üretimi verilerinde özellikle de Döküm Sektörü verilerinde düşüş gözlemledik. Aslında 2020 yılı beklentileri umut vadediyordu. Ancak 2019 yılının on ikinci ayı itibariyle önce inşaat sonra otomotiv sektörlerindeki daralma, sinyal verdi. Dolayısı ile pandemi sürecinin döküm sektöründeki yansımalarını 2020 yılı başında ve üretimin rölantiye girmesiyle hissettik.Ekonominin tabanın yaslandığı inşaat sektöründeki daralma ile birlikte; madencilik, taş ocakçılığı, imalat sanayi, elektrik-gaz-buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörleri endeksleri düşüşe geçti.TÜİK verilerine göre Mart 2019 ile Mart 2020 ayı endeks verilerini kıyasladığımızda ise ;
• Madencilik ve taş ocakçılığı %5,6,
• İmalat sanayi %1,9
• Elektirk ,gaz buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı %0,9
• Otomotiv sektörü %6
azaldı.Döküm sektöründeki duruma baktığımızda Ocak 2020 ayından Mart 2020 ayına gelindiğinde kan kaybı yaşanmaya başlamıştı.Yine TÜİK verilerine göre Şubat 2020-Mart 2020 ye baktığımızda;
• Sanayi üretimi %7,1
• Madencilik %2,2
• Enerji %5,7
azaldığını gördük.Bu hızlı düşüşün başlangıcı ihracat verilerinden de kendini gösterdi. Bazı dökümhanelerde kapasite kullanım oranları da Mart ayında %40 a kadar düştü.Sonuç olarak Mart ayı döküm üretiminde sektöre de bağlı olarak ortalama %27 üretim düşüşü kaydetti.
Ne yazık ki ilk çeyrek sonu spekülatif hammadde ve işletme malzemelerindeki fiyat artışları üretim zincirinin başında olan döküm sektörünü zor bir duruma sokmaya başladı.
2019 yılı son iki çeyrek dönemlerdeki veriler 2020 umutları için olumlu beklentiler oluşturdu. Ancak 2020 Mart ayında pandemi nedeniyle beklenmedik bir daralmayla karşılaşılması, ve senaryonun daha önce hiç çalışılmamış olması 2020 yılı için hayal kırıklığı oluşturdu.Döküm sektörü 2020 yılının ikinci çeyrek ve üçüncü çeyrek dönemlerinde; esnek çalışma , senelik izinlerin kullanılması, işletme saatlerinin değiştirilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması vb. gibi yöntemlerle işletmelerini ayakta tutmaya çalıştı. Üçüncü çeyrekte Çin’den tedarik edilen malzemelerin Türkiye’ye kayması ve küresel taleplerin başlamasıyla siparişler arttı. Yeni normal dönem ile birlikte artan siparişler ve ihracat rakamlarının da artması ile birlikte son çeyreğe girilirken üretim artışına bağlı kapasite kullanım oranı da artarak % 65 civarına çıktı.CAEF’in Avrupa döküm sektörü eğilim indeksi uzun aradan sonra ilk defa Ekim 2020 de 0,7 artarak 99,9 seviyelerine geldi. Bu indeks 2019 yılında 110 seviyelerinde idi. Bu durum üretim artışının Ekim ayında yükseliş trendine girdiğinin bir göstergesi idi. Her ne kadar 2019 yılı, indeks seviyesi yakalayamasa da önümüzdeki süreçte , kademeli normalleşmeyle birlikte üretim artışının V tipi yükseleceğinin ve geri dönüşün habercisi olacak.
Hatta TÜİK Ağustos ayı verilerine göre sanayi üretim artışı geçen senenin aynı dönemine göre %10,4 arttı . Ancak bu artışın döküm sektörüne yansımasının temel sebebinin otomotiv üretim artışı ile ilgili ve orantılı olduğunu düşünüyorum.Tabi ki pandemi sürecinin olumsuz etkilerine rağmen jeopolitik ve küresel siyaset gereği 2020 yılında hareketli olan sektörler; • Savunma • Havacılık • Makine İmalat Sanayi • Enerji (Yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla önem kazanması sebebi ile)gibi sektörler oldu. Aslında yukarıda belirtiğim tüm rakamsal veriler TÜİK’den aldığım verilerdir. Bazı verileri de sektör çalışanlarından elde ettiğim değerlendirmeler ışığında oluşturdum. Gerçi OECD’nin “Data of Turkey” ve “Environmental Performance Reviews: Turkey 2019” gibi raporları var. Ancak döküm sektörünü temel alan spesifik çalışmalara rastlayamadım. Şimdiye kadar döküm sektörü ile ilgili tüm veriler imalat sanayi verileri içinde gördüm.Açıkcası inşaat , turizm, tarım ,bankacılık vb gibi sektörler için yapılmış çalışmaların stratejik öneme sahip döküm sektörüne indirgenmemiş olması beni şaşırttı. Ayrıca uzun yıllar bu sektöre emek vermiş biri olarak da üzdü. Şayet devlet destekli ve/veya sektör temsilcilerinin yaptığı bir çalışma varsa haberdar olmak isterim. Çünkü otomotiv, demir-çelik sektörü vb sektörler için bu tür veriler; teşvikler ve devlet destekleri için oldukça fayda sağlıyor.Ülkemizde büyük, küçük ve orta ölçekli yaklaşık 1500’ ün üzerinde dökümhane ve döküm sektörü&yan sanayi dolayısı ile geçinen en az 2,5 milyon insan olduğu tahmin edilmektedir.
Ancak pandemi sürecinde küçük hatta orta ölçekli bir çok işletme kapanmıştır. Ayakta kalabilen işletmelerde de bir çok çalışan mağdur olmuştur. Bu sebeple “döküm sektörü” en az otomotiv, inşaat sektörü v.b. sektörler kadar önemlidir. Döküm Sektörü mamül üretimin ilk başlangıç safhasıdır. Bu yüzden “döküm sektörü”nün bu dönemde yalnız kalması oldukça üzücüdür.Gerçi “döküm sektörü” krizlere alışık bir sektördür. Ancak bu sürecin uzun olması bir çok işletmeyi zorlayacak gibi gözükmektedir. Bu süreçte önümüzdeki dönemlerde sahibi değişen veya iş ortaklıkları ile güçlenmeye çalışan işletmeler olacak. Ayrıca stratejik yatırımlarıyla ayakta kalacak ve “lider”lik görevini üstlenecek işletmeleri de görecğiz.Kısacası ” döküm sektörü ” ndeki bu döngü hep var olmaya devam edecek …..YAZI
100%
HARİKA
100%
- 10
-
Kaç kişi oy kullandı (27)
8.4